Suriye’de Kürt nüfusun yoğun olduğu yerlerde kentlerdeki kontrolün Kürt güçlerine geçmesiyle ilgili olarak Özgür Gündem gazetesinin genel yayın yönetmeni Hüseyin Aykol, BBC Türkçe Servisi'nden Kamil Erdoğdu'nun sorularını yanıtladı.
Aykol, Batı Kürdistan diye adlandırılan bölgede Mesud Barzani ile PKK çizgisindeki Demokratik Birlik Partisi (PYD) arasında iktidar mücadelesi, iktidar çekişmesi başladığını ileri sürdü.
Suriye’deki Kürt bölgelerinde yaşanan son gelişmeleri nasıl özetleyebiliriz?
Kürtlerin, özellikle de PYD’nin birden bire çıkmış, Esad’ın kolladığı bir örgüt olduğu şeklinde bir yanılsama var. Oysa en az 10 yıllık bir geçmişi var ve herkes birden bire fark etti ki, orada asıl güç onlar.
16 tane Kürt partisi var. Ben birkaç yıl önce çeşitli parçalardaki dergi ve televizyonlarla ilgili, bir araştırma yaptığımda en çorak yer Suriye idi. 3-4 yıl önce orada tek bir aylık dergi vardı. Şu anda onlarca dergiden, Metın2 radyodan bahsediliyor, esasen de PYD’den bahsediliyor.
Barzani, hem PYD’nin önünü alabilmek, hem de oradaki gelişmelerin dışında kalmamak için Kürt partilerini Erbil’e çağırdı ve birleştirdi.
Barzani’nin kolladığı, kurduğu 15 partinin ulusal meclis şeklinde kendi meclisleri vardı. Bir de PYD’nin parti ve sivil toplum kuruluşlarını, dernekleri bir araya getirdiği meclisi vardı.
Bu iki Kürt meclisi şimdi, birlikte ve birlikte hareket ediyor. PYD, “ben sizi önemsemiyorum, sizin bir gücünüz yok” demiyor ve o partileri kendi çatısı altında birleştirmiş durumda.
Bunu Barzani de etkilemeye çalışıyor, “binlerce Kürdün eğitildiğini” kendisi açıkladı. Hürriyet’in internet sayfasında yayınlanan haberde “Kürt yürüyüş kollarının“ Suriye’ye girdiği ileri sürüldü. Görüntülerde bir takım silahsız Kürt yürüyüş halinde, nerede oldukları belli değil. Sonuçta onlar gidecekler ama, şu anda gittiler mi, Batı Kürdistan’dalar mı bilinmiyor.
Şu anda PYD ile Barzani arasında iktidar mücadelesi, iktidar çekişmesi başladı denilebilir.
Bu gelişmeler Esad’ın planının bir parçası mıydı?
''Esad bilerek çekildi ve orada Türkiye’nin başına bela olarak bir demokratik, özerk Kürdistan bıraktı'' demek doğru değil, bu en az 10 yıllık bir süreç.
Orada esas sorun Esad sonrası kurulmak istenen Suriye’de Kürtlere hiçbir şey vaat edilmemesiydi. O zamanlar El Kaideciler gibi dışarıdan getirilmiş güçler de yoktu. Tek silahlı güç Kürtlerdi.
Bu gelişmeler AKP hükümeti için sürpriz oldu mu?
AKP hükümetinin bunu biraz beklediği söylenebilir. Başından beri muhaliflere destek olmak istiyor, İstanbul’da topluyor, el altından silah gönderiyor. Kendileri göndermedik diyor, ama anladığımız kadarıyla ABD’nin gönderdiği silahlar kamplar aracılığıyla Suriyeli muhaliflere gitti.
Ama Türkiye, Suriyeli muhaliflere hep Suriye’nin bölünmesine karşı çıktığını, Kürtlere demokratik özerklik istemediğini söyledi. Suriyeli muhalifler Kürtleri kendi saflarına çağrırlarken, Erdoğan’ın baskısı alında herhangi bir vaatte bulunmadılar.
Galiba AKP hükümeti “PKK uzantısı” dedikleri PYD’nin bu kadar güçlü, bu kadar örgütlü olduğunun pek farkında değillerdi, bu onları çarptı.
Orada Barzani yanlısı bir özerk bölge olsa, buna katlanabilirlerdi. Ki, şu anda Kuzey Irak’ta katlanıyorlar; çok iyi ticari ilişkileri var, PKK’ya karşı yardım beklentileri var ve tabii ki ABD’nin koruması var.
Sizce bundan sonra Suriye’de neler olacak?
Bana göre Suriye üçe bölünecek, Esad en son ona oynayacak, yani bir Alevi devleti, bir Sünni devleti ve bir Kürt devleti olacak. Böyle bir formülle, Rusya üslerini koruyacaktır, hem de yeni Suriye’de Sünniler ile Nusayriler arasında kanlı çatışmaların, öç almaların önüne geçilebilir.
AKP, bu gidişatı istemiyor, çünkü Suriye bölünürse Kürtlerin mutlaka özerk bir bölgesi olacak.
AKP, bu gidişatı önleyemeyeceğini fark edip kabul ederse, Barzani’den nasıl Kuzey Irak’ta PKK’ya karşı yardım etmesini istiyorsa, burada da PKK çizgisindeki bir partiye karşı kendisine yardım etmesini isteyecektir.
AKP, eğitilmiş Barzanici güçlerin Batı Kürdistan’a geçmesine alttan alta sevinmiştir, çünkü orada PYD’nin gücünün kırılmasını istiyor.
Kategori : GÜNCEL